Asgari ücret ve EYT hakkında değerli açıklamalarda bulunan HAK-İŞ Genel Başkanı Mahmut Arslan, “Bu komisyonun yapısında sağlıklı bir asgari ücretin ortaya çıkmayacağı açıktır. Bazı işverenler asgari ücret yükselince işçileri kısmak için pusuda bekliyor” dedi.
‘Aslında işçilerin yüzde 40’ının yaşam fiyatını biz belirliyoruz. Bu artık bir taban fiyat değil.
HAK-İŞ Genel Başkanı Arslan, asgari ücret ve EYT hakkında açıklamalarda bulundu. Asgari Fiyat Tespit Komisyonu’nun yapısını kapsayıcı ve katılımcı bulmadıklarını vurgulayan Arslan, Kurul’un hem yapısı hem de kriterleri açısından değişmesi gerektiğini söyledi.
Arslan, “Bu komisyonun yapısında sağlıklı bir asgari ücretin ortaya çıkmayacağı açıktır” dedi. Sayın Çalışma Bakanı’nın açıklamalarını esas alırsak Türkiye’de bu yüzde 38’dir. Belirlediğimiz sadece asgari ücret değil. Hatta çalışan insanların yüzde 40’ı için yaşama ücretini biz belirliyoruz. Bu artık asgari ücret değil” dedi.
O devam etti:
“Bazı işverenler, asgari ücret yükseldiğinde işçi sayısını azaltmak için gizleniyor. Bazıları kayıt dışı yaklaşımda. Bu çok tehlikeli bir durumdur. İşverenlerin işçi çıkarmayacağı, kayıt dışı kalmayacağı, asgari ücretin üzerinde kazanana belli bir ücretin ödeneceği bir modele ihtiyacımız var.”
‘8 Eylül 1999’dan önce işe girenler emeklilik hakkını kazansın’
Geçen yıl yapılan düzenleme ile tüm fiyatların taban fiyata eşit olan kısmının vergiden muaf tutulduğunu hatırlatan Arslan, bu değerli düzenlemeye rağmen çalışanların ağır bir gelir vergisi yükü ile karşı karşıya olduğunu söyledi.
Arslan, gelir vergisi dilimlerinin çalışanlar lehine düzenlenmesi yönündeki taleplerini yineledi ve “Asgari ücret artışına paralel olarak vergi dilimlerinde artış yapılmadığı için çalışanlar daha fazla vergi ödemek zorunda kaldı. Sermayenin milli gelir içindeki payı 2018’de yüzde 48 iken 2022’de yüzde 52’ye yükseldi. Emeğin sermayedeki payı 2018’de yüzde 32 iken bugün yüzde 26’ya geriledi.
EYT sorununun kökten çözülmesi gerektiğine de işaret eden Arslan, “8 Eylül 1999’dan önce işe girenler emeklilik hakkını kazansın. Bu hak onlara verilmelidir. Yeni bir yaş sınırının burada yeni sorunlar yaratacağını düşünüyorum. Bence 8 Eylül 1999’daki eski haklar tamamen iade edilmelidir” dedi.
